Yargıtay, eşiyle arasında “kültür farkı” bulunduğunu belirterek boşanma davası açan kadını haklı buldu. Yargıtay’ın kararına konu boşanma davası, 2011’de Konya Cihanbeyli’de görüldü. Danimarka’da yaşayan Fatma T. isimli kadın, 1991 yılında E.T. ile evlendi. Danimarka’da yaşamaya başlayan çiftin bu evlilikten 2 çocukları oldu. KARŞILIKLI BOŞANMA İSTEDİLER F.T., kocasının yurtdışındaki hayata adapte olamadığını, aralarında “kültür farkı” bulunduğunu, bu nedenle şiddetli geçimsizlik yaşadıklarını ifade ederek, memleketleri Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı. Fatma T., 250 bin TL maddi, 250 bin TL manevi olmak üzere 500 bin lira tazminat ile kendisi için 5 bin TL nafaka, çoçuklar için de 2’şer bin TL iştirak nafakası talep etti. Karşı dava açan koca E.T. ise boşanmalarına karar verilmesini, ayrıca boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olduğunu iddia ettiği eşinin kendisine 200 bin TL tazminat ödemesini istedi.‘DOMUZ, IRKI BOZUK, KÖPEK CİNSİ…’ Mahkemede dinlenen Fatma T. şunları kaydetti: “Ben yurtdışında doğdum, büyüdüm. Eşim ise Türkiye’de yaşadığı için evlendikten sonra gittiğimiz…

Daha fazla oku

Yaratıcı Avukat Avukat hırsızlıkla suçlanan müvekkilini yaratıcı bir savunma ile hapisten kurtarmak istemektedir.Avukat Yargıca hitaben;– “Müvekkilim, arabanın camından içeri sadece kolunu sokup çantayı almıştır. Müvekkilimin kolu, muvekkilimin bizzat kendisi değildir. Sadece bir kol tarafından işlenen bir suç için niye bütün bir kişiyi cezalandırıyorsunuz.” der… Yargıç , gülümseyerek;– “Peki o zaman aynı mantıkla gidiyorum ve müvekkilinizin kolunu 1 yıl hapse mahküm ediyorum. Müvekkiliniz isterse ona eşlik edebilir.” der… Müvekkil gülümser. Avukatın yardımıyla müvekkilin takma kolunu çıkartırlar ve dönüp giderler… * * * * * * Yaratıcı Avukat Avukat, suçlanan müşterisini cezaevinden yaratıcı bir savunma ile kurtarmak istiyor. Avukata hitaben hitap etmek; “Müvekkilim, arabanın camı pencereden içeri soktu ve çantayı aldı. Müvekkilimin kolu müvekkilimin kendisi değil. Niçin tek bir kolla işlenen bir suç için bütün bir kişiyi cezalandırıyorsun?” der … Hakim gülümseyerek; “Öyleyse aynı mantıkla gidiyorum ve müşterinizin kolunu 1 yıl hapse mahkum ediyorum. Müşterisi isterse ona eşlik edebilir.” der … Müşteri…

Daha fazla oku

“İyi avukat adamı ipten alırmış” derler. Bu lafın nerden çıktığına dair bir hikayeyi (belki de”rivayeti”) geçenlerde bir yerlerde okudum. Aynen aktarıyorum: Yer İngiltere. Birkaç yüzyıl öncesi. Adamın biri cinayetten içeri atılır. Bir avukat bulunur adama. İlk görüşmelerinde avukat “Merak etme seni kurtaracağım” der. Adam da avukata güvenir ve mahkemeye çıkar.Karar: İdam. Adam avukata kızar, köpürür. “Hani beni kurtaracaktın?” der. Avukat da “Sen merak etme. Bu daha birşey değil. Temyiz var. Seni kurtaracağım” der. Dava temyize gider.Karar: İdam. Adam yine avukata döner ve sorar. “Hani temyizde beni kurtaracaktın?”. Avukat gayet sakindir. “Dur daha, bu karar Avam Kamarası’nda oylanacak. Seni kurtaracağım.” Dava Avam Kamarası’na gider.Karar: İdam. Efendim lafı uzatmayalım. Daha sonra Lordlar Kamarası ve Kraliçe’nin onayları vardır sırasıyla. Bu süreçte olanlar malum…. Kraliçenin de idamı onaylaması ile darağacı kurulur. Adamı sandalyeye çıkarırlar. Avukatla göz göze gelen adamın tüm öfkesi bakışlarına yansımıştır. Avukat ise hala son derece sakindir. Gözleriyle işaret ederek merak etmemesini,…

Daha fazla oku

3/3